3 Ekim 2021 Pazar

Türkiye Aşığı Bir Macar: Berta Barlovics

"Türkiye ve Türk Kültürünü çok seven Macarlar" serisine değerli dostum Berta Barlovics ile başlıyorum. Kendisini 4 yıldır tanıyorum ve gerçekten Türkiye'yi ve Türk Kültürünü çok seven bir Macar. Berta ile Türk kahvesi eşliğinde keyifli bir röportaj gerçekleştirdim. Keyifli okumalar dilerim.


Türkiye sevdası tam olarak ne zaman başladı?
Daha küçük bir çocukken başladı. Türk masallarını dinledim. Macaristan'da okul çağındaki çocuklar için zorunlu bir kitap olan "Eğri Yıldızları"nda Türklerden sık sık bahsedilir. Bu kitabı 1 günde bitirdim. Türkiye ve Türk kültürüne olan ilgim daha okul çağlarında başlamıştı. Biraz daha büyüyünce Türkiye ve Türklerle ilgili daha çok araştırmaya başladım. Okul çağımda Türkiye ve Türk kültürü hakkında yazılan Macarca kaynakları okumak için kütüphanelere gidiyordum. Çünkü o dönemlerde bu konuyla ilgili kitaplar çok az sayıdaydı ve onlara da ulaşmak zordu. Hayatım boyunca Türk sanatına ilgi duydum. Seramik, halılar, resim ve Türk müziğine çok büyük ilgi duydum ve hala da duymaya devam ediyorum. Lisedeyken kendi kendime Türkçe öğrenmeye başladım. Okuldayken tenefüslerde tahtaya Türkiye ile ilgili Türkçe notlar yazıyor ve ay yıldız çiziyordum. Daha sonra tenefüs bitip öğretmen sınıfa geldiğinde yine bunları Berta yazdı değil mi diye takılıyordu :) Aslında bu durumu öğretmenlerim de takdir ediyordu. Bu konuda çok anlayışlı davrandılar. Eğer başka bir okulda okusaydım bu konuda bu kadar anlayış gösterilmezdi. Buda tarafında çok kaliteli bir okulda öğrenim gördüm. Dil öğrenmeye de çok önem veriyordum. Macar dili derslerinde de hep yüksek notlar alıyordum. Öğretmenlerim bu başarımla çok gurur duyuyorlardı. 14 yaşından beri hem okula gittim hem de çalışma hayatına ufaktan başladım. Kurumlarla, iş insanlarıyla çok değerli arkadaşlıklar kurdum. Hayatımda ilk defa 2010 yılında Türkiye'ye gittim. Senelerdir 1-2 ayda bir Türkiye'ye seyahat ediyorum. Türkiye ve Türk kültürü benim için bir tutku. Türkiye'ye her gittiğimde kendi ülkeme gidiyormuşum gibi hissediyorum. Macaristan'ta olduğum zaman Türkiye'yi, Türkiye'de olduğum zaman ise Macaristan'ı özlüyorum. Her iki ülkede benim için kendi vatanım. Aralarında hiç bir fark yok.


Türkiye'de En Çok Nerelere Gittin?
En çok İstanbul'a gittim. İstanbul'u ayrı seviyorum. Hala da sürekli ilk gittiğim şehir İstanbul. İkinci olarak Kapadokya'ya gittim. Orayı çok seviyorum. Kafa dinlemeye ve dinlemeye Kapadokya'ya gidiyorum. Dinlenme açısından Türkiye'de en güzel yerlerden biri. Kapadokya, peri bacaları ve mağaralarıyla çok muhteşem bir yer. Dünyayı unuttuğum iki noktadan biri. Venedik de öyleydi mesela. Zaten Venedik'te hissettiğim duyguların aynısını Kapadokya'da hissettim. Üçüncü olarak tatil için Antalya'ya gittim. Antalya'yı da çok seviyorum. Plajlarıyla, deniziyle, antik kentleriyle, şelaleleriyle ve huzuruyla tam bir tatil şehri. Seni de 2019 yılında Antalya'da ziyaret etmiştim. 2020 yılında 3 ay Antalya'da kaldım. Alanya'ya da gittim. Orası da gerçekten çok güzeldi. Bunların haricinde İzmir, Denizli, Pamukkale ve Konya'yı ziyaret ettim.

Berta Barlovics İstanbul'da

Türkiye ve Türk Kültürü Hakkında En Çok Sevdiğin Şeyler Nelerdir?
Türk insanı çok misafirperver. Kalbi temiz ve iyi niyetli çok sayıda Türk tanıyorum. Türkiye'nin doğası çok güzel. Dünyada bunun başka bir örneği yok. Türk mutfağına da ayrıca değinmek istiyorum. Türk yemeklerini çok seviyorum. İskender Kebabını ayrı seviyorum. Kendim de Türk yemekleri yapıyorum. Yaprak sarması, biber dolması ve imam bayıldıyı çok yapıyorum. İskender kebabını evde kendim yapabiliyorum. Ailemi ve arkadaşlarımı da bu güzel yemeklere alıştırdım. Çevreme de bu yemeklerden sık sık yapıyorum.
Türkiye'de en çok sevdiğim şeylerden biri de sanat. Müzeleriyle, sanat eserleriyle beni çok etkiliyor Türkiye. Halılara bayılıyorum. Türk Sanat Müziği'ni çok seviyorum. Resim yaparken bana ilham veriyor.

Berta Barlovics Budapeşte'de...

Macaristan'daki Türklerin çoğu seni tanıyor. Ya işle ilgili ya da yardım ettiğin konularla ilgili. Bu süreç nasıl şekillendi?
Şimdiye kadar çok iyi, çok temiz kalpli, yardımsever, misafirperver, değerli Türk insanları tanıma fırsatım oldu. Çok gezen bir insanım. Çok ülke gezdim. Türkler gibi değerli insanlarla başka bir ülkede karşılaşmadım. Türk insanını kendi insanımız kadar yakın hissediyorum. Türkiye'de insanlardan hep iyilik gördüğüm ve beni hep iyi hissettirdikleri için ben de Macaristan'da yaşayan Türklere elimden geldiğince her zaman yardımcı olmaya ve danışmanlık yapmaya çalışıyorum. 10 seneye yakındır bu durum böyle. Bu şekilde oluştu. Benim için bu konu çok önemli. Çok emeğim var bu konuda. Benim Türkiye'de hissettiğim gibi ülkeme gelen Türklerin de burada iyi hissetmelerini, zorluk yaşamamaları için çabalıyorum. Çünkü buraya gelmek, burada iş kurmak ve yaşamak kolay olmuyor. Bürokratik ve finans işlerine hakim olduğum için tecrübelerimi ve bildiklerimi buradaki Türklerle paylaşıyor ve onlara yardımcı olmaya çalışıyorum.


Biraz da günümüze dönemlim. Macaristan'daki günlerini nasıl geçiriyorsun?
Şu sıralar çok yoğun çalışıyorum. Büyük Türk yatırımı olan "Ramada by Windham Budapest City Center" otelinin finans ve danışmanlık işlerinde çalışıyorum. Hafta sonları geziyor, evde ise resim yapıyorum. Şu sıralar her bir Türk şehrini anlattığım resim tabloları yapıyorum. Bu yaptığım tablolar ileride bir sergi yapmayı düşünüyorum. Bunun yanında arkadaşlarımı büyük Türk kahvaltılarına davet ediyorum. Her zaman kendimi geliştirmeye ve bu yönde eğitimler almaya devam ediyorum. İnsanın kendini geliştirmesi çok önemli.


Türkiye'ye çok seviyorsun. Peki önümüzdeki Türkiye seyahati ne zaman?
08 Ekim 2021 tarihinde Türkiye'ye hem iş hem de tatil için gideceğim. Tekirdağ, İzmir ve Ankara şehirlerini ziyaret edeceğim.


Ankara'dan söz etmişken senin Mustafa Kemal Atatürk sevginden bahsedelim. Atatürk ile ilgili neler söylemek istersin?
Mustafa Kemal Atatürk'ün Türkler için ne kadar önemli bir şahsiyet olduğunu biliyorum. Ankara'ya gittiğimde Anıtkabir'i ziyaret edip Atatürk'ün huzuruna çıkacağım. Kendi odamda, duvarda Atatürk'ün imzasının olduğu bir tablo var. Saygımdan astım. Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti için kendi canı pahasına ne kadar çok mücadele verdiğini biliyorum. Türkler Atatürk gibi bir liderleri olduğu için çok şanslılar.


Son olarak söylemek istediklerin nelerdir?
Bu güzel röportaj için öncelikle sana çok teşekkür ederim. Ben ne kadar çok Türkiye'yi seviyorsam sen de benim ülkem Macaristan'ı çok seviyorsun. Macaristan, Macar kültürü ile ilgili çok kaliteli yazılar yazıyorsun, çeviriler yapıyorsun, haberler paylaşıyorsun. Türklere Macaristan ve Macar Kültürünü tanıtıyorsun. Bu çok önemli ve değerli bir şey. Bu konuda çok emek sarfediyorsun. Macaristan konusunda çok geniş bir bilgiye sahipsin. Bu kadar bilgiye sahip, kaliteli paylaşımlar yapan, araştırmalarda bulunan çok az kişi var. Sen de bunlardan birisin. Bir Macar olarak hem kendi adıma hem de ülkem adına sana çok teşekkür ediyorum ve seninle çok gurur duyuyorum.


Berta Barlovics benim tanıdığım Macarlar içerisinde Türkçeyi çok akıcı bir biçimde konuşabilen bir Macar. Ay-Yıldızlı dövmesiyle Türkiye aşığı bir Macar.